28 Haziran 2009 Pazar

Modern Futbolda 4-3-3 ve Beşiktaş


Son yıllarda Avrupa futboluna damgasını vuran taktik 4-3-3 oldu.Mourinho'nun Chelsea'nin Rijkaard'ın Barcelona'nın başında olduğu dönem bu iki 4-3-3 oynayan takımın Şampiyonlar Ligi'nde oynadıkları maçlar en çok ilgi çeken maçlar olmuş ve Chelsea ile Barcelona da en iyi takımlar olarak kabul edilmişti.2006 Dünya Kupası da bu dizilişin iyice yaygınlaşmasını sağladı.Özellikle 1998'de dünya şampiyonu olan Fransa ile birlikte kabul gören 4-2-3-1 yerini 4-3-3 e bırakmıştı.
Ülkemizde ise büyük takımlar uzun bir süre bu taktiği benimseyemedi.Fenerbahçe uzun süre 4-4-1-1 oynarken Beşiktaş ve Galatasaray da 4-3-1-2 oynamaya çalışıyordu.Geçen sezonun 2.yarısında Mustafa Denizli Beşiktaş'a 4-3-3 oynatmaya başladı.Her ne kadar takım tam olarak da bu sistemi oynayabilecek futbolculardan kurulu değilse de Beşiktaş sezonu çifte kupayla tamamlamayı başardı.
Transfer döneminde de şu ana kadar kadroya 5 futbolcu katıldı.Önümüzdeki sezon da Beşiktaş'ın 4-3-3 oynayacağını düşünürsek mevcut kadronun bu taktik için ne kadar yeterli olduğunu tartışmak gerekiyor.
Savunmaya baktığımız zaman iki sağbek Erhan ve Rıdvan'ın transfer edildiğini görüyoruz.Sol bek için de İsmail alındı.Savunmanın ortasında eğer Zapotocny G.Antep'e verildiyse şu an için sadece 2 aday var,İ.Toraman ve Sivok.En az bir stoper transferi yapılacağını düşünüyorum.
Bu durumda geri dörtlümüz muhtemelen şu şekilde olacak;
Erhan(Ekrem)-İ.Toraman-Sivok(Yeni yabancı)-İsmail
Ortasaha tamamen iç olarak oynayacak oyunculardan oluşması gerektiği için savunmanın sağında ve solunda oynayacak oyuncuların ofansif anlamda katkı yapmaları şart gibi gözüküyor.Sol tarafta İsmail bunu başarabilecek gibi gözüküyor.Ancak sağbek pozisyonunda Erhan'ın savunma ağırlıklı olduğu söyleniyor ki sanırım geçen sezon asist yapamamış.Rıdvan henüz çok genç,Ekrem de ofansif anlamda katkı yapsa da defansif olarak sıkıntı yaşayan bir oyuncu.Özellikle Şampiyonlar Ligi'nde Ekrem sağbek oynarsa rakip sol açıklar maçın yıldızı olabilirler.Yine de bu kadar oyuncu varken yeni bir sağbek transferi yapılmayacaktır diye düşünüyorum ve rakibe göre,form durumlarına göre değişimli olarak bu oyuncuların da sağbek mevkisini idare edebileceklerini umuyorum.Stoperlerin ise zaten oynayacağımız taktik ne olursa olsun yapmaları gereken şeyler çok fazla değişmiyor.
Ortasahada ise yeni bir transfer olmaması halinde en uygun diziliş şu şekilde olabilir.
Fink-Ernst-Tello
Tabi yeni gelecek bir yabancı stoperle birlikte Sivok da ortasahada Fink'in yerine oynayabilir.Fink için Ernst'ten daha ofansif bir oyuncu şeklinde bahsediliyor,bu yüzden Ernst ortasahanın ortasında defansif görevi en yüksek oyuncu olacaktır.S.Kurtuluş'un da bu bölge için iyi bir yedek olabileceğini düşünüyorum fakat o da Zapo gibi G.Antep'e verilmiş olabilir.Fink ile ilgili bir bilgim olmasa da elinden geldiğince iki yönlü oynamaya çalışan bir oyuncu olduğunu tahmin ediyorum.Tello ise bu üçlünün en ofansif oyuncusu olacak.Geçen sezon genelde Denizli bu bölgede Delgado ya da Yusuf'u oynatıp Tello'yu da sol açıkta oynatıyordu fakat Tello'nun en azından diğer iki oyuncuya kıyasla daha iyi savunma yapabilmesinden dolayı Tello bu bölge için daha uygun olacaktır.Şu an için bu bölgeye yeni bir transfer yapılmayacak gibi dursa da Murat Ceylan'ın oldukça yerinde bir hamle olacağını düşünüyorum.Ayrıca Nuri ve Caner de uygun olabilir.
En zor seçim yapılacak bölge ise ileri üçlü olacak.Şu an için o bölgede oynayabilecek oyuncular Tello,Delgado,Yusuf,Bobo,Nihat,Nobre,Serdar Özkan,Batuhan,Ekrem ve Holosko.Yani tam 10 aday var.Tello'nun genellikle ortasahada oynayacağını,Bobo'nun satılacağını,Ekrem ve S.Özkan'ın ise ancak yedek olabileceğini düşününce adaylar 6'ya iniyor.
Daha çok sağ açık orijinli olan Nihat ve Holosko'dan birinin sol açıkta da oynayabilmesi halinde bence en ideal üçlü;
Nihat-Nobre-Holosko olacaktır.
Nobre forvetin ortası için hava topu hakimiyeti,pres özelliği ve ileride top tutmasıyla en uygun aday.Batuhan da onun yedeği olarak artık forma bulmaya başlamalı.Tabi Bobo takımda kalırsa,Batuhan yine kiraya verilebilir.Holosko da açık oynamak için gerekli hıza sahip ancak top sürerken bazen top ayağına dolaşabiliyor.Bu sorunu kaldırır ve tekniğini biraz daha geliştirirse yeri garanti olacaktır.Nihat da sakatlık problemi yaşamadıkça oynayacaktır.Savunma yönü Holosko'ya oranla daha zayıf olduğu için Tello'nun değil Fink ya da Sivok'un oynayacağı tarafın önünde olmasını tercih ediyorum.Delgado ve Yusuf'a gelince.Yusuf çok büyük ihtimalle sadece sıkışan maçlarda kilidi açması ve önde olduğumuz anlarda da oyunu soğutması için maçın sonlarında kullanılacaktır diye düşünüyorum.Ancak Bobo gibi Delgado'nun da takımda kalması halinde sorun çıkabilir.Çünkü Mustafa Denizli'nin sevdiği ve beğendiği bir isim Delgado.Bu durumda da ona ilk 11'de şans vermek isteyecektir.Ortasahada oynadığını düşünmek bile istemiyorum,sol açık olarak ise faydalı olacağını tahmin ediyorum fakat bu durumda da Nihat ya da Holosko yedek kalmak zorunda.Bu da Nihat transferinin çok da acil bir ihtiyacımızı karşılamadığını gösteriyor olacak.

Savunmada beklerin mümkün olduğunca hücuma destek verdiği,ortasahadaki en az iki oyuncunun çift yönlü oynayabildiği,ilerideki üçlünün ise ortada oynayanının pivot santrfor özellikli(Nobre),kanatlardakilerden birinin hızlı ve 2.forvet gibi(Holosko) diğerinin de daha teknik,iyi orta açabilen bir oyuncu olduğu(burada iş karışıyor,çok aday var) bir 4-3-3 sistemi ile başarılı olmamamız çok da mümkün değil.Sisteme uygun oyuncuların kullanılması ve 1-2 transfer daha yapılması halinde Beşiktaş'ın önümüzdeki sezon da ligde şampiyonluğun en büyük adayı olacağını düşünüyorum.Şampiyonlar Ligi'nde de 3.torbadan girmenin avantajıyla en azından UEFA'ya kalma hakkı elde edeceğini,iyi bir kura ve fikstür halinde grup 2.liği şansının da olabileceğini umuyorum.

Hiç yorum yok: